20 Mart 2010 Cumartesi

Bordo Günlerde..

Gece, günümün bordo-lacivert geçmesi için çabalamıştım. Gözlerimi lacivertken açtım ne yazık ki, bir çok ah, oh,öh, yuh! ardından ayaklarım yere bastı sonunda. Kötü başlangıcın bitmesi gerektiği yeri göstermenin vakti gelmişti, kim bilebilirdi ki gözler 'damlaya damlaya göl olmasına' bu denli katkıda bulunmak isteyecekti!

'Hayat çok garip aslında' pek klasik bir laftır; bir o kadar da doğrudur. Bir gün çevren kalabalıktan geçilmezken, çok geçmeden yapayalnız bedeninle başbaşasındır. Derdini kendine anlatsan da anlayacak olan kalp zaten kırgındır; sana destek olmaz, olamaz! Kirpiklerindeki nem yok olduğunda herhangi bir rutubet unsuruna maruz kalmayacak sanırsın, yanılırsın...

Hani arkanda birilerinin oldugunu hissedersin... Sağından bakarsın tam görülmez, solundan bakarsın tam görülmez ama bilirsin tam ardında dimdik ayaktadır tutunacak dalın! Sonra bir gün eksikligini tam hissettirmişken o cesareti kendinde bulup ardınla yüzleştiğinde orda olmadıgının farkına varırsın! Gözler rutubetten kurtulamaz, kalbin yapıştırıcıya doymaz...

Neden gitmiştir, neden söylememiştir bilemezsin... Anılarında yaşatır, büyütür, oldugundan cok baska bir halde bırakırsın! Artık ne o gerçek o'dur, ne sen eski sen! Daha olgunlasmus, daha sertleşmiş görünmez kabugu vardır yüreğinin. Tüm önyargılar ardından herşeye ilaç zamanın yardımıyla yeni destekçilere hazırsın, artık daha dayanıklısın!


16.03.2010
Bir Industrial Relations'da.



Nice bordo günlerde görüşünceye dek, dostca kalın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder